ANASAYFA POPÜLER E-KİTAPLAR YENİ E-KİTAPLAR YAYINCILAR KATEGORİLER

Akdenizli Tanrılar

Yaşar Atan Evrensel Basım Yayın


8,40 TL

Satın al

Bu e-kitap için kiralama seçeneği mevcut değil.


Okuyabileceğiniz formatlar

EPUB formatı
Okuyabileceğiniz platformlar


Künye


Ürün Kodu
2071234542206

ISBN
-

ISBN (Basılı Kitap)
9789756106501

Yayınlanma Tarihi
-

Sayfa Sayısı
223

Dil
Türkçe

Kategoriler
SOSYAL BİLİM / Folklor & Mitoloji

Kitap Hakkında

Tanrılar, insanların isteyip de yakalayamadığı kendi gölgeleriydi aslında... Çünkü ta ilkçağlarda insanoğlu, kendisine bir yol, bir kimlik bulabilmek için korkularını ve doğa güçlerini hep tanrılara dönüştürdü. Ne var ki tanrılar, insanların korkularından doğdukları için onlara hep köleliği bir yazgı olarak dayatıyordu. Ama bazı soylu ozanlar da, tanrıları uysallaştırarak insanoğlunu özgürlüğe götürecek bir yol açmaya çalışıyordu...

Bu ozanların söylediğine göre Kaos denen büyük bir boşluktan ilkin Yeryüzü ve Gökyüzü; sonra da sayısız gezegenler oluştu. Ve Tanrılarla insanlar, bu süreç içinde topraktan yaratılıp birlikte bir evrim sürecine girdiler. Ne var ki Tanrılar sürekli sevinç, güçlülük ve ölümsüzlük gibi nimetleri hep kendilerine ayırdılar; kölelik, ölüm ve umut gibi şeyleri de insanlara bıraktılar... Üstelik yeryüzünde de kendilerini temsil eden ve insanlara kölelik koşullarını dayatan zorba egemenler türettiler. Böylece sürekli üreten insanlar, ürettiklerinden adilce pay olamaz oldular. Bu adaletsizlik yüzünden de insanlarla egemenler arasında paylaşım savaşları başlamış oldu...

Ne var ki evrenin başyapıtı insanoğlu; acı yazgısını bir sıçrama tahtasına dönüştürerek, Tanrılarda ve egemenlerde bulamadığı adaleti, kendisi yaratmak ve onu egemen kılmak zorundaydı. Ondan sonra da gidip bu adaleti Tanrılara armağan edecekti... Onlar da bu güzelim adalete kavuşmanın coşkusuyla Olimpostaki saraylarından inip insanlarla el ele üretmeye ve ürettiklerini de kardeşçe bölüşmeye başlayacaklardı... Böylece insanlığın Altın Çağı başlayacaktı.

Çünkü insanlarla Tanrılar, ta başından beri toprak, su ve ışık kardeşiydiler.

İşte insanoğlunun onuruna yaraşan da ve mitologyanın bize öğrettiği şey de zaten bundan başka bir şey değildi...