Türkiye’de 68 öncesi döneme dayanan ve daha ılımlı veya liberal-sol alternatifler olarak adlandırılabilecek Montessori okulları, Waldorf okulları ve Reggio Emilia Yaklaşımı’ndan esinlenmiş okullar bile yakın zamana kadar uygulama alanı bulamadı. Bugün uygulama alanı bulmuş olsa bile, bu alternatif okullar çeşitli eleştiriler almaktadır (piyasalaşmaları, aşırı teknik/verimlilikçi bakış açısına kurban gitmeleri, neyin alternatifi ya da neye alternatif olduklarının anlaşılamaması vs.). Kimi muhafazakârların (örneğin Bilal Erdoğan) bu okulları (örneğin Montessori okulları) kendi amaçları için kullanmaları ve bu okulların yerel uygulama adına gerçek öz ve içeriğini kaybetmeleri de, diğer eleştiri noktalarıdır. Haliyle, “alternatif” derken çok dikkatli olunmalı; çünkü neye alternatif ya da neyin alternatifi sorusunun, konunun bam teli olduğu anlaşılıyor.
Dergi, alternatifi aramak veya bulmak adına bir platform olarak örgütlenmelidir. Eleştirel Alternatif Eğitim adına sözü olan herkes bu platformda yer alabilmelidir. Çağımız artık bilginin öne çıktığı ve fakat iyice metalaştığı bir dönemi imliyor. Dergide gerek bilgi üretiminde gerekse verili bilgiyi eleştirmede farklı yaklaşımlara yer verilmelidir. İdeolojik olarak farklı yerlerde dursa bile ileri(ci) düşünce ve uygulamaların tanıtımı için dergilerin sayfaları açık olmalıdır. Eğitime değişik, farklı, alternatif bakan herkesi dergimize katkıda bulunmaya çağırıyoruz. Okur ve abone olarak, dosya konusu önererek, alternatif bir eğitim uygulamasını tanıtarak, yazar ve yazı bularak, dergide bulunan eksikliklere dikkat çekerek vs. türlü biçimlerde katkıda bulunabilirsiniz. Çünkü bu dergi hiç kimsenin ve herkesin. Derdimiz, birlikte ve başka bir şey üretmek.