ANASAYFA POPÜLER E-KİTAPLAR YENİ E-KİTAPLAR YAYINCILAR KATEGORİLER

Altınoluk - Sayı 408

Kolektif Erkam Yayınları


35,00 TL

Satın al

Bu e-kitap için kiralama seçeneği mevcut değil.


Okuyabileceğiniz formatlar

PDF formatı
Okuyabileceğiniz platformlar


Künye


Ürün Kodu
2071234632969

ISBN
-

ISBN (Basılı Kitap)
-

Yayınlanma Tarihi
2020-02

Sayfa Sayısı
65

Dergi
Altınoluk (2020-02) #408

Dil
Türkçe

Kategoriler
DİN / İslam / Genel

Kitap Hakkında

Rabbimiz kâinattaki her canlıya rızkını takdir etmiştir. İnsan takdir edilen rızkını aramak ve bunun için çalışmakla mükelleftir. İsyan ve masiyet rızkı daraltırken, istiğfar ve sıla-ı rahim rızkı genişletir. Rızkın helali olabileceği gibi haramı da olabilir, o yüzden ele geçenden meşru dairede faydalanmak gerekir. Dahası takdir edilen rızıktan infakta bulunmak bir iman şartıdır. Mümin, rızkını bollukta da darlıkta da paylaşan ve bunu kurtuluşunun vesilesi olarak gören insandır.

Rabbimizin güzel isimlerinden birisi de Rezzâk’tır. Rezzâk, bedenlerin ve ruhların gıdasını yaratıp verendir. Gıda, maddi olabileceği gibi manevi de olabilir. İnsan maddi rızık için gecesini gündüzüne katar, olmadık işleri dener, zor yerlere girer, çıkar; ama ne tuhaftır ki manevi rızkı için böyle bir mesai sarf etmeyi ya zaruri görmez ya da geçici olanın peşinden koşmayı önceleyerek tehir eder.

Maddi rızık fani bir ömür ve toprağa girecek bir beden içindir. Ama manevi rızık ebedi bir ömrün sermayesidir. Maddi rızık için bütün mesailerini tahsis edenlerin ebedi bir hayat için gereken manevi rızka ehemmiyet vermemeleri ne kadar ibretliktir! İnsan dünyadan kendisine takdir edilen rızkına erişmek için çalışmalı, ama ahiret hayatına lazım olan manevi rızkı daha çok önemsemeli ve mesaisinin merkezi yapabilmelidir.

Esasında istenen maddi rızık ile manevi rızık arasındaki irtibatı kurabilmektir. Mümin çalışırken hem maddi, hem manevi rızkını kazanmayı başarır. “El kârda gönül yârda” anlayışı bunun bir neticesidir. Bu anlayış maddi rızık ile manevi rızık arasındaki ayırımı ortadan kaldırır; mesaiyi iki dünya sermayesine, lokmaları ise zikir, fikir ve şükür vesilesine terfi ettirir. Bunun ilave bir diğer şartı da lokmanın temininden hazmına kadar bütün safhaları takva imbiğinden geçirme hassasiyetidir. Erdiren lokma ile öldüren lokma arasındaki fark önce fetva, sonra takva farkıdır. Bu yüzden kişi mesaisinden kazancına, lokmasını teminden hazma kadar bütün işlerinde helallik, temizlik ve sadeliği ölçü almalıdır. “Lokma Var Erdirir Lokma Var Öldürür” başlığı ile çıktığımız bu sayımız işte bu ölçüyü konu ediniyor. İstifade edilmesini temenni ederiz.

Ay sonu itibarıyla bir rahmet ve bereket mevsimi başlıyor. Üç aylarınızı ve Regaip Kandilinizi tebrik ederiz. Manevi rızkın yağmur gibi yağacağı bu zaman dilimlerinden istifade edebilmeyi ve esas hayatımız için güzellikler devşirebilmeyi sizler ve kendimiz adına Rabbimizden niyaz ederiz. Bu temenni ve dualarla hepinizi bir sonraki sayımıza kadar Allah’a emanet ediyoruz efendim.