En Asil ve Aslî Dâvâmız
İnsanlık doludizgin kıyamete koşuyor. Seller, felaketler, musibetler ve fitneler sanki ahir zaman hükmünü haklı çıkartacak şiddette ve sıklıkta zuhur ediyor. Dahası taşların bağlanıp köpeklerin salındığı bir zaman bu zaman. İyinin iyiliğini yaşamasının kötü, kötünün kötülüğünü yaymasının iyi görüldüğü bu “çağdaş cahiliye” çağında imanı muhafaza kor ateşi elde tutmak kadar zor.
Devrimiz ile saadet asrının ya da şanlı ecdadın devri arasında farklar olabilir, ama her devrin en mühim derdi ne yapıp edip Müslüman olarak can vermektir. Müslüman olarak ölmek, Müslüman gönlü ile son nefesini verebilmeyi başarmaktır. Âyet bunu sarsıcı bir şekilde ifade eder: “Ey iman edenler, kudret ve yüceliğine yaraşır bir biçimde Allah’tan nasıl korkmak gerekiyorsa öylece korkun ve ancak O’na gönülden boyun eğmiş müslümanlar olarak can verin.” (Âl-i İmran, 102)
Müslüman gönlü İslam’ın şekillendirdiği arı-duru bir gönül olarak gözdekini ibrete, zihindekini tefekküre, dildekini hikmete, elden geleni sâlih amele dönüştüren bir bereket kaynağıdır. Bu gönül, Cenâb-ı Hakkın “cemâlî esmâsının tecellî hâlinde olduğu, münevver, mücellâ, musaffâ ve latîf bir aynadır.” İncitmeyen, incinmeyen ve kimseden yaptığı iyiliğin karşılığını beklemeyen o gönlün kıvamını elde etmek hepimizin en asil ve asli vazifesidir.
İdeal gönlün kıvamını Kur’ânımız selim kalp olarak tarif eder. Bir dâvâmız varsa işte bu selim kalbe ulaşma dâvâsıdır. Ne malın ne de evladın fayda vermeyeceği günde tek geçerli kurtuluş vesilesi selim kalptir. Selim kalp, ihyâ olmuş bir kalptir. İhyâ olmayan kalbin hasta olmasından, kararmasından, mühürlenmesinden ve ölmesinden korkulur. İhyâ olmuş kalbin emaresi takva, ihyâ olamamış kalbin emaresi gaflettir.
Gönlü ihyâ, Kur’an ve Sünnet’i nâsiyemizin galip rengi ve hayatımızın temel belirleyicisi kılmak; Allah’ın iyi dediğini iyi, kötü dediğini kötü görecek bir tabiîlikte yaşamak; zikri, şükrü, merhameti, şevki ve hizmeti ile âlemde herkesin ve her şeyin kendisinden istifade ettiği bir iman bahadırı olmaktır. Gönlünü ihya edebilen, iki cihanda en büyük makam olan kulluk hilati ile bir ömür rıza makamında yaşamaya muvaffak olacaktır.
*
Yeni abone döneminde Şebnem ve Altınçocuk ilavelerimizle okuyucularımıza hediye edeceğimiz “Müslüman’ın Gönül Dünyası” arzu edilen gönlün kıvamına dair ölçüleri ihtiva eden muhteşem bir eser. Muhterem Osman Nûri Topbaş Hocamızın gönül dünyasından imbikle süzülmüş, tefekkür mahsulü tespitlerden oluşan bu çalışma en asil ve asli dâvâmız olan gönlü ihyâ gayretimizin çerçevesini ortaya koyuyor.
Muhterem Hocamıza yeni dönemde abonelerimize hediye edeceğimiz bu kıymetli çalışmalarını bizimle paylaştıkları için şükranlarımızı arz ediyor, eserin hepimize kalb-i selime ulaşmak yolunda azık olmasını diliyoruz. Rabbimiz, gönüllerimizi dâimâ hakka, hayra, hikmet ve hakîkatlere istikâmetlendirsin ve son nefesimizde iman ile göçmemizi nasip eylesin. Hicri yılbaşınızı ve aşura gününüzü tebrik eder, yeni sayımızda buluşmak ümidiyle hepinizi Allah’a emanet ederiz efendim.