Öykünün bir edebiyat türü olarak gelişmesinde büyük katkısı olan Katherine Mansfield, Yeni Zelanda’da başlayıp İngiltere ve Fransa’da devam eden kısa yaşamına çok önemli eserler sığdırmıştır. Şiirsel öğelerle süslü, farklı bir düzyazı üslubu geliştiren yazarın, psikolojik çatışmalar üzerinde odaklanan incelikle işlenmiş öykülerinin örtülü anlatımı ve gözlem derinliği Anton Çehov’un etkilerini yansıtır.
Bahtiyarlık ve Diğer Öyküler, yazarın ikinci öykü derlemesi olmakla beraber olgunluk eseri olarak gördüğü ilk kitabı. Mansfield burada genç kadınların toplumun ya da ailenin kendilerine biçtiği role uyma dürtüsünü bastırma çabaları ve özgün kimliklerini bulma arayışlarına odaklanıyor. Açılışı yapan uzun öykü “Prelüd”den kısa “Bir Salatalık Turşusu”na, kitapta yer alan on dört öykü, toplumun dışında kalan bir gözlemci olma hissini taşıyor.