Kıymetli Gençler,
Bir gün yaşlı baba, oğlunu çağırıp demiş ki: “Evladım, artık yeteri kadar ilgilenemediğim için dağın yamacındaki bağı sana veriyorum. Çalış çabala, kazandıklarınla evinin geçimini sağla. Yalnız şunu da unutma! Asma ağaçları nazlıdır. “Bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ olur.” Adam, babasını dinlemiş ama sadece onun “Bağı sana veriyorum.” sözü aklında kalmış.
Değerli Evlatlar,
Aradan günler geçmiş, adam yan gelip yatmış. Yattığı yerden de sarı sarı salkımları ve kazanacağı parayı düşünmüş. Hasat zamanı bağa gidince ne görse beğenirsiniz? Sarı sarı yapraklar… Yaşlı bir asmayı öfkeyle sarsıp sormuş: “Nerde üzümlerim?” Asma, iniltiyle cevap vermiş: “Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun.”
Sevgili Öğrenciler,
Okul zamanı kitapları açıp sayfalarını sevgiyle çevirmezsek ne olur? Sınav zamanı kitaplar da bizden yüz çevirir. Hâl diliyle bize der ki:
“Kitaba ilgisi olmayanın sınavda bilgisi olmaz.”
Yok yok! Kitaplarınız size böyle söylemez çünkü sizin onları el üstünde tuttuğunuzu biliyorum. Öyleyse kitapla olun, bilgiyle dolun canlar…
Aziz Dostlar,
Adam, komşunun bağını görünce iyice öfkelenmiş. Asmalar üzüm doluymuş. Komşusuna bunun sebebini sormuş, o da “Kıymetli komşum! Ne ekersen onu biçersin.” Ben seni ilk defa görüyorum buralarda. Niçin şaşırıyorsun? Sen, “Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz.” atalar sözünü duymadın mı?” demiş.
Adam, düşünmüş ve “Zararın neresinden dönersen kârdır.” deyip çalışmaya karar vermiş.