TAŞIMA SUYLA DEĞİRMEN DÖNMEZ
Çağın Çocukları,
Teknolojideki gelişmeler başınızı döndürüyor değil mi? Sizin başınızı döndürürken bazı güzellikleri ve meslekleri de söndürüyor maalesef. Ne yapalım dersiniz? Evet, zamanın elinden tutmak zorundayız. Yalnız bunu yaparken şu noktaya dikkat etmeliyiz: Biz teknolojinin değil teknoloji bizim emrimizde olmalı.
Kıymetli Gençler,
Eski fotoğraflara bakmayı çok severim. Geçenlerde bir su değirmeni fotoğrafı gördüm. Beni alıp nerelere götürdü bir bilseniz! Su biraz yüksekten tahta çarkın üzerine şırıl şırıl akar, çark da gıcırtılarla yavaş yavaş değirmen taşını döndürürdü. Biz bu durumu zevkle seyrederken unumuz hazır olurdu.
Yarının Büyükleri,
Yaz günü bir fırıncı gelmiş değirmene. Akşam ekmeği için una ihtiyacı varmış. Değirmenci, su akmadığı için buğdayları öğütemeyeceğini söylemiş. Fırıncı, “Ben su taşır, çarkı döndürürüm.” deyince değirmenci gülümseyerek, “Taşıma suyla değirmen dönmez azizim!” demiş.
Değerli Evlatlar,
Bir hikâye daha anlatayım mı? Bir balıkçı geçimini sağlayacağı kadarını satar, kalan balıkları komşularına dağıtırmış. Bilge bir kişi onu şöyle uyarmış: “Allah senden razı olsun balıkçı kardeş. Atalarımız, “Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz.” demişler. Sen olmazsan fakir fukara nasıl geçinecek? En iyisi sen onlara balık tutmayı öğret.”
Sevgili Öğrenciler,
Ne demek istediğimi anladınız ama Mehmet Akif’in bir beytiyle sohbetimizi bitirelim. “Allah’a dayan, sa’ye (çalışmaya) sarıl, hükmüne ram ol (kararına uy),/ Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.”
Haydi, yolunuz açık olsun canlar!