“Kader insanın kafasına hep vura vura mı iniyor? İndiği zaman bazen öyle bir eziyor ki, insan zavallı bir solucana dönüyor; fakat bazen de galiba ayaklarını yerden kaldırıyor, meleklerin erişemeyeceği bir saadete yükseltiyor. Acaba bundan sonra, Hanife’nin döner aynasına aksedecek hayat sahnesi, mavi göklerde mi yoksa kara kızıl cemiyetin göbeğinde mi geçecek?”
Halide Edib, Meşrutiyet dönemi romanlarında konak ailesine yerleştirdiği kadın kahramanları üst sınıftan seçmiştir. Bu son dönem romanlarında ise, II. Dünya Savaşı döneminde türedi zenginlerin konaklarında ya da Cumhuriyet devrinde eğitimli seçkin orta sınıf ailelerin lüks dairelerinde çalışan çoğu Anadolu kökenli hizmetçi ya da evlatlıkları odağa almış olduğunu görüyoruz. Böylece, onlar aracılığıyla farklı yaşam izleklerinden, coğrafi ve toplumsal hareketlilikten söz edebilmiştir.
- Ayşe Durakbaşa
Kaleme aldığı her metinle yeniden tartışılan Halide Edib’in bütün eserleri, gözden geçirilmiş baskılarıyla Can Yayınları’nda.