Niye hüzünlenirdi? Oğlu için mi? Selim Beyazıt'ın hayali düşüyor hatıraların üstüne... Hüzün, Kâzım hocaya yabancıydı. Yoksa değil miydi? Kapalı pencereler... Ferda'nın yüzüne kapanmış... Bina onu dışlıyor... Bir zamanlar dışladığı mazi, şimdi Ferda'yı dışlıyor...
Erendiz Atasü'nün yeni romanı Dün ve Ferda, 60'lı yıllardan bugüne uzanan bir dönemi mercek altına alıyor. İlk sayfalarda karşımıza mezuniyetinin verdiği özgürlük sevinciyle havalara uçar bir halde çıkan Ferda, romanımızın ana kahramanı. Atasü, onu yalnızca usta bir romancı kimliğiyle değil, bir toplumbilimci, bir psikolog gözüyle de inceliyor. Aşkları, cinselliği, üniversiteye başlar başlamaz karşılaştığı politik ortam karşısındaki tutumu, sol düşünceye bakışı, tartışmaları, gördüğü baskı ve işkenceyi etraflıca, yaşamı boyunca çevresinde yer almış başka karakterlerle birlikte anlatıyor.
Dün ve Ferda, sol hareketin 90'lara kadar yaşadığı deneyimi ve sonuçlarını tartışması bakımından da üzerinde çokça konuşulacak bir roman.