Bilim için dünya, insanın elinde evirip çevirerek incelediği bir küre kadar bilinebilir bir alan haline geldi, 20. yüzyılda. Ötesine geçildi, uzayın derinliklerine ve ardından aya uzandı insanlık. Bir yandan insanlığın merak ve egemenlik tutkusu yeryüzünün sınırları dışına taşarak genişlerken, öte yandan bilimsel bilginin derinliği maddenin gözle görünmeyen birimi olan atomun parçalarına kadar ilerledi. 20. yüzyıl insanlığın kendi ufkunu yatay ve dikey her anlamda aştığı bir çağ oldu.
Necip Alsan, "Eylem ve Düşünce Açısından 19. Yüzyıl" adlı kapsamlı eserini "Eylem ve Düşünce Açısından 20. Yüzyıl" adlı eseri ile tamamlayarak bizlere çok anlaşılır bir felsefe ve tarih dersi bıraktı. Bu dersin özeti şuydu: Çağı anlamak demek, bütün önemli politik, ekonomik, bilimsel ve düşünsel gelişmelerini bütünsel ve karşılıklı etkileşimleri içinde kavrayabilmek demekti.