Âlemlerin Rabbi, Kendisini eseriyle tanıtır. Kur-ân’ın insanı sürekli kâinat kitabına çağırması, bu sebeptendir.
Gözümüz önünde uzayıp giden gökyüzü ise, Onun kudret kaleminden çıkmış olup bize Onu tanıtan bu büyük kitabın muhteşem bir sayfasıdır. Bakmazlar mı göğe? diye soran birçok âyet, bizi bu muhteşem sayfayı okumaya davet etmektedir.
Elinizdeki kitap, işte bu gökyüzü sayfasını anlatıyor ve uzayın en esrarengiz olaylarının sır perdesini birbiri ardınca aralıyor.
Göklerin Kapılarının satırları arasında dolaşırken, uzay-zamanın anlamı gibi ilginç kozmik sırlara dalacak ve fiziğin sınırlarına ulaşacaksınız. Gökyüzündeki tüm cisimlerin her biri; birer ibret levhası, mana sembolü ve hakikat habercisi olarak dile gelecek.
Okuyucuyu uzayın tabakalarında ve derinliklerinde zihnî bir seyahate çıkaran bu kitabın, bilimin sevdirilmesi adına da önemli bir hizmette bulunacağına inanıyoruz.
Elinizdeki kitap, öncü bir çalışma. Hem özen ve titizlikle hazırlanmış, hem de kitabın nasıl başlayıp nasıl bittiğini hissettirmeyecek bir akıcılıkla kaleme alınmış. Okuyucuyu gezegenimizin üzerinden alarak kâinatın uçsuz bucaksız ufuklarında heyecanlı bir seyahate çıkarıyor; fakat bu seyahatin hiçbir yerinde kaybolmuşluk duygusunu yaşatmıyor. Bu özelliğiyle de, içinde yaşadığı kâinatı tanımak isteyen yolcunun el kitabı olma özelliğini hak ediyor.
Dileğimiz, bu çalışmanın yeryüzünde ulaşmayacağı bir köşenin kalmamasıdır.
-Ümit Şimşek (kitaba yazdığı Sunuş’tan)