KADININ “KADER”i bir roman…
Mapushanenin ıslak duvarları sanki ağlıyor… KADER bebek doğuyor!
Tarihi mapushanenin kalın, nemli kale duvarları ardında bir bebek doğuyor! Mapusun damlarında cıyak cıyak çığlık atarak uçuşan martıların seslerini bastırıyordu, Çilem’in sancılı bağırtıları… Kader bebek doğuyordu!.. Hava oldukça soğuktu. Soba bir türlü ateş almıyordu. Koğuş dumanaltı olmuştu. Üşüyordu Çilem. Bedenini ateş sarması gerekirken o, tir tir titriyordu. Altına, üstüne kalın battaniyeler atmışlardı, nafile! Tir tir titriyordu Çilem doğum sancıları çekerken. Doğum sancılarıyla avazının çıktığı kadar bağırıyordu. Mapushanenin kalın kale duvarları inleme sesleriyle yankılanıyordu.
Türkiye’nin en kuzey ucunda bir yıldız doğuyordu. Günışığı gibi aydınlatıyor Asri Mapushane’yi, bir Karadağ zindanını. Orada bir bebek doğuyor… Kadın mahkûmların Kader’i doğuyordu.