Dünyadaki mistik düşünüm şekillerinin sonsuz denizi olan Mevlâna günümüzde hâlâ güncelliğini korumaktadır.
İnsan, Evrende yalnız ve tek başına yaşayan garip bir nokta bile değildir ancak doğa ve toplumla (toplumlarla)
her açıdan birlik ve düzen içinde yaşamayı bilen tek yaratılmıştır, bu nedenle şunu çok iyi bilmektedir:
Aşk kullara öncelikle Hak’tan gelir de,
sonra kul içinde huzur bulur.
Mistik Güneş Mevlâna insanlık soyunun devam ettiği gelecek ve geçecek evreler (yüzyıllar) sonrasında gönüllerimize
hak ve birlik güzelliğinin aşkını, Türkmen kilimlerinin dokunduğu gibi dokuyacaktır.
Mistik Güneş (mistik düşünüm) insanı kötü nefislerden çıkarıp “Kamil insan” olmak özelliğine yükseltecek, zaman
ve mekân sürecinde yaratılmışa karşı olan görevlerimizi
her vakit bu türden eserlerle hatırlatacaktır.
O halde:
Tüm mevcudun (yaratılmışların) aslı birdir.
Yani “Bir” vardır, çünkü ikilik teferruattır.
Yaratanda ikilik asla yoktur.
“Ben”i öldürmek, yok etmek lazımdır.
Zira “O”, ölmeyen, doğmayan, ebedi tek’tir.
