Robot insanlar olduk. Aklımızı kullanarak icat ettiğimiz aletlere gönüllü esirler olduk. Bizim yerimize onlar düşünüyor, hayat programımızı onlar yapıyor. Akıllı telefonlarımız olmadan neredeyse nefes alamıyoruz. İnternet hattında bir sorun olduğunda dünyanın en büyük felaketiyle karşı karşıya kalmış gibi oluyoruz. Telefonumuzun şarjı bittiğinde yaşadığımız panik görülmeye değer…
Aynı evin içinde bile mesajlar üzerinden iletişim kuruyoruz. Konuşmuyor, yazışıyoruz. Mutluluğumuzu ve üzüntümüzü sembollerle ya da kısa(ltılmış) mesajlarla anlatıyoruz. Bir de sosyal medya bağımlılığımız var. Attığımız tweet kaç RT aldı, yazdığımız Facebook mesajı kaç beğeni topladı, bugün kaç takipçi kazandık, kaç kişi takibi bıraktı; gündemimiz bu… Sosyal medya üzerinden basit nedenlerle çıkan kavgalara, karşılıklı hakaretleşmelere girmeye bile gerek yok.
Bu sadece biz yetişkinler için mi geçerli? Çocuklarımıza da takıyoruz bu prangaları, hem de gönüllü bir şekilde… Ama bu esaret halkaları ele ya da ayağa takılmıyor, zihne takılıyor, akla takılıyor… Görünmez olunca sanki tehlike olarak görmüyoruz. Çocukların mahalle arkadaşlıkları, sokak oyunları, ev içindeki muhabbet ortamları çoktan kayboldu. Arkadaşlıklar, oyunlar, muhabbetler ve sosyal paylaşımlar hep internet üzerinden, sanal dünyadan… Beden sağlığı da yok oluyor, ruh sağlığa da, akıl sağlığı da…
Madde bağımlılığı kadar tehlikeli bir bağımlılık bu… Tedbir alınmaz, kıvamında ve gerektiği kadar kullanılmazsa hem fert, hem aile, hem de toplum olarak ciddi travmalarla karşı karşıya geleceğiz.
Bu sayımızı teknoloji bağımlılığına ayırdık ve çözüme dair düşüncelerimizi de dile getirdik. Yeşilay Başkanı Prof. Dr. İhsan Karaman’la yaptığımız röportajda genelde bağımlılıkları, özelde teknoloji bağımlılığını konuştuk. Karaman, “Bütün bağımlılıklar gibi teknoloji bağımlılığı da bir köleliktir” diyor. Psikolog Mehmet Dinç, “İnternet bağımlılığı nasıl oluşur, tehlikeleri nelerdir?” başlığı altında konuyu uzman gözüyle değerlendiriyor. Eğitimci-yazar Vehbi Vakkasoğlu da, “Çocuklarımızı teknolojik esaretten nasıl kurtarırız?” sorusuna cevaplar veriyor.
Ekim ayı içerisinde Kurban Bayramı’nı yaşayacağız, kurbanlarımızla Rabb-i Rahimimizin rahmetine yakınlaşmayı ümit edeceğiz. Bu vesileyle hepinizin bayramını tebrik ediyoruz; bu bayramın özellikle âlem-i İslam’ın içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtulmasına vesile olmasını diliyoruz. Selam ve dua ile…