"Birinci saftaki haslar içine girmeye hak kazanmış, Nur'un kahramanlarından, muhlis, ikinci bir Hüsrev, Hasan Feyzi gibi, metin, ihlası tam, bahadır, Risale-i Nur'a pekçok faydası dokunan, fedakâr, edip, vasıta-i irtibat, fevkalade sadakatli, haslar dairesinde..."
Bediüzzaman Said Nursî
Mustafa Osman Efendi, Üstad Bediüzzaman'ı ilk olarak 1941 yılında Kastamonu'da ziyaret eder. Bu ziyaretten sonra Nur'un manevî cazibesine kapılarak ömrünün sonuna kadar, tam elli yıl iman ve Kur'an hizmetinde aktif rol alır. Safranbolu'da ticarî faaliyetlerinin yanında Nur'un muhabere merkezi gibi çalışır; Üstad Bediüzzaman'dan ve Nur talebelerinden gelen risale ve mektupları yazıp çoğaltır ve bölgedeki diğer Nur talebelerine ulaşmasını sağlar.
Bediüzzaman'la birlikte Afyon Hapsi'nde de yatan Mustafa Osman Efendi, aynı zamanda Mustafa Sungur'un Risale-i Nur hizmetine vakf-ı hayat etmesinin önemli vesilelerinden biridir. Üstad Bediüzzaman bunu, "Mustafa Osman, Sungur'un üstadı olmuş" diye ifade eder.
Mustafa Osman Efendi yaptığı müdafaaları, cesareti ve şecaatiyle de meşhurdur. Pekçok insanın iman hakikatleriyle tanışmasına vesile olmakla birlikte, ahlak ve kemalatı ve ticaretteki dürüstlüğüyle de çevresine örnektir.
Bu kitap, Mustafa Osman Efendi'nin hayatı çerçevesinde bir devre tanıklık etmekle birlikte, Safranbolu ve Karabük yöresinde Risale-i Nur'a hizmet etmiş önemli şahsiyetlerle tanışma imkânı veriyor.