Rappaccini’nin Kızı
Karanlık romantizmin ustasından efsunlu bir aşk öyküsü.
Karanlık romantizm ve gotik akımların Amerikan edebiyatındaki önemli temsilcilerinden Nathaniel Hawthorne, Rappaccini’nin Kızı’nda esrarengiz bir aşk hikâyesi anlatıyor.
Tıp öğrencisi genç Giovanni öğrenimini sürdürmek için geldiği Padova’da bir oda tutar ve böylece kendini Profesör Giacomo Rappaccini’nin bitkileriyle meşhur bahçesinin üst katında bulur. Bitkilerin dört bir yanından adeta fışkırdığı bu bahçe ürkütücü bir güzelliğe sahiptir; tıpkı Rappaccini’nin kızı Beatrice gibi. Kentteki herkesin çekindiği profesörün göz kamaştıran bitkileriyle yaptığı deneyler ve ürettiği iksirlere pek aşina olmayan Giovanni, çok geçmeden bilim, aşk ve büyünün birbirine karıştığı karanlık bir hikâyenin parçası olur. Hawthorne’un anlatımında sıklıkla sembollere de yer verdiği bu kısa öykü sayfalar ilerledikçe daha etkileyici ve ürkütücü bir hal alıyor.
#kısaklasikler #amerikanklasikleri #alegori #aşk #bilim #zehirlibitkiler #iksirler
#büyülübahçe
Yazar: Nathaniel Hawthorne
Çeviri: Zeynep Avcı
Dizi: Kısa Klasik
Tür: Öykü
NATHANIEL HAWTHORNE, 1804’te cadı mahkemeleriyle ünlü Salem, Massachusetts’te, Hathorne soyadıyla doğdu. Dört yaşındayken, gemi kaptanı olan babası bir seyahat sırasında hayatını kaybetti. Cadı mahkemelerindeki acımasız tutumlarıyla bilinen akrabaları ve özellikle yargıç John Hathorne’la birlikte anılmamak için soyadını Hawthorne olarak değiştirdi. Üniversite yıllarında geleceğin başkanı Franklin Pierce’ la ile arkadaş oldu ve seçimlerdeki adaylığı sırasında arkadaşı için bir kampanya biyografisi yazdı. Biyografi büyük beğeni topladı ve diplomatik görevlerin önünü açtı.Takip eden birkaç yıl İngiltere’deki Amerikan konsolosluğunda çalıştı. Bir yandan Kızıl Damga ve The Seven of Gables (Yedi Çatılı Ev) ile Amerika’nın en büyük yazarlarından biri ve karanlık romantizmin temsilcisi olarak anılıyordu.Temalarını çoğunlukla püriten aile geçmişinden ve dönemin New England’ından esinlenerek şekillendirdi. 1850’de Herman Melville’le tanıştı ve Melville o yıllarda üzerinde çalıştığı Moby Dick’i Hawthorne’a ithaf etti. 1864’te yakın dostu Franklin Pierce’la çıktığı bir gezide, uykusunda öldü.
ZEYNEP AVCI, 1947’de doğdu. ODTÜ’de İdari Bilimler ve İÜ’de Sosyoloji okudu. 1966-1975 yılları arasında Cumhuriyet, Yeni İstanbul, Hürriyet, Kelebek, Milliyet gazetelerinde, Sipa Press ajansında çeşitli görevler üstlendi. Kötü Bir Yaratık (1983), Ahşap Köşkün Hanımefendisi (1986), Aşk Meleğinin İşleri (1998) adlı öykü kitapları, Bir Kadının Güncesinden Sayfalar (1989) adlı bir deneme kitabı bulunan Avcı’nın Abelard ve Heloise adlı oyun çevirisi Avni Dilligil En İyi Çeviri Ödülü’ne değer görüldü.