Hiçbir uyarıda bulunmadan sert müdahalelerle şiir yazanların arasında Dede'nin şiiri serap sayılmalıdır; şiddeti reddeden, şaşkınlık ile hüzün arasında yalnızca bir dervişin görebileceği dünyalardan, sevdalardan, mücadelelerden söz eder o. Muhalif olmak için taraf olmayı tercih etmez. Şehre nüfuza meyilli tabiat içersinde kendi ruhuyla uyumludur.
Bilinmeyen bir din saklar sanki Avni Dede; sırlar ondadır, deşifreler ondadır; öyle bir hisse kapılırsınız yanında. Gülümseyen gözleri, az laf yapan ağzıyla heybetini de saklar. Bu esrardan dolayıdır ki hiçbir eğilime, akıma, gruba dahil olmamış, dahil de edilmemiştir. Önemsemediği bu duruma gocunmamıştır tabii ki; yolunun dilinden anlayan bir yolcudur ve durmak, bir şeyler beklemek ona yakışmaz.
Şahsına münhasır edasıyla vakur, muzip Dede'yi sadece okumak yetmiyor, hep takip ettiği yönüyle de içselleştirmek adına edebiyattan ne özlediğini kalben dilemek şart.
-Küçük İskender-
(Tanıtım Bülteninden)