Türlü türlüdür kuşlar. Kimi zarif bedeniyle kıtaları aşar; kimi batıda, kimi güneyde yaşar. Kimi rüzgarı, kimi sıcağı sevse de özgürlüğe daima onlar kanat çırpar.
Kuşlar aleminden serçeler, martılar, kargalar hatta suda yüzen karabataklar gün boyunca şehirli dostlarını selamlar. Peki ya uzak diyarlardaki öteki kuşlar? Kızılgerdanlar, sakarmekeler, baştankaralar, kuzgunlar, yılan kartallar? Onların zorlu yaşam mücadelesine kimler nasıl katkı sağlar?
Aileleri ile birlikte kuşları gözlemlemek üzere Yedikır Gölü kıyısına kamp yapmaya giden Bora ve arkadaşları hayatları boyunca sadece belgesellerde ve kitaplarda görme imkanı bulabilecekleri türden kuşları ilk kez yakından inceleyecek olmanın heyecanı içindedirler. Kuş gözlemciliğinin inceliklerini öğrenir öğrenmez ellerine dürbünlerini aldıkları gibi kuşları gözlemeye koyulan çocuklar ayağı halkalı bir sumruyla karşılaştıklarında şaşkınlıklarını gizleyemezler. Daha sonraları gözlerine çarpan diğer ayağı halkalı kuşları gördükçe kim, niye bir kuşun ayağına halka takar diye düşünmekten ve olayları sorgulamaktan kendilerini alamazlar. Göl kıyısındaki esrarengiz kulübeyi keşfettiklerinde ise kendilerini heyecan dolu bir polisiyenin tam ortasında bulurlar. Büyük heveslerle geldikleri Yedikır’da kuşlar nasıl bir tehditle karşı karşıyadır? Ayağı halkalı kuşlar kimlere ne gibi mesajlar taşımaktadır?..
Kuşlara olan tutkusu ile tanınan ödüllü yazar Koray Avcı Çakman’dan, doğaya ve kuşlara sevginin ifadesi sürükleyici bir roman.