Kriter, 16 Nisan’daki referandumda milletin onayından geçen Anayasa değişikliğiyle devletin Cumhurbaşkanlığı sistemi etrafında nasıl yeniden yapılandırılacağına odaklandı.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisi 13. sayısında, 16 Nisan’da milletin yüzde 51,4 oyla “evet” dediği Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin Türkiye’nin önüne açtığı yeni dönemde devlet, siyaset, dış politika ve ekonominin nasıl bir dönüşüm yaşayacağı masaya yatırıldı.
Kriter Genel Yayın Yönetmeni Fahrettin Altun, Türkiye’nin 16 Nisan’da tarihi bir zafer kazandığını ve milletin ilk defa kendi hükümet sistemini belirlediğini vurguladı. Altun, Türkiye’nin bu kazanımının yeni dönemde ülkenin imkanlarını her alanda ne denli artırdığının görüleceğini belirtti.
Nebi Miş, Hasan Basri Yalçın, Cem Duran Uzun, Özer Köseoğlu ve Serdar Gülener Cumhurbaşkanlığı sisteminde devlet mekanizması ile yargı, güvenlik ve kamu politikası ve bürokrasisinin yapılandırılmasını ele aldı.
16 Nisan’dan sonra AK Parti, MHP, CHP ve HDP’nin geleceği ve 2019’a giderken hangi politikaları izleyeceklerini İsmail Çağlar, Avni Özgürel, İsmet Berkan ve Yahya Bostan değerlendirdi. Cengiz Alğan ise referandumdan çıkan millet iradesine karşı yeniden sokak hareketlerine yönelen sol grupları yazdı.
Yeni dönemde ABD ile ilişkileri Kılıç Buğra Kanat, AB ile ilişkileri ise Enes Bayraklı ve Saadet Oruç analiz ederken, Muhittin Ataman Türkiye’nin dış politika anlayışının şifrelerini yazdı. Abdullah Erboğa da Türkiye’nin yeni dönemdeki Suriye stratejisine odaklandı.
Kriter’in Mayıs sayısında söyleşi sayfalarının konuğu olan Medya Derneği Başkanı Ekrem Kızıltaş ise bugüne kadar medyanın gücüyle değil medyaya rağmen milletin desteğiyle yükselen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin önünü açtığını ifade etti.
Türkiye’nin ekonomide atacağı adımları Sadık Ünay ve Göksel Aşan kaleme aldı.
Batı medyasının Türkiye’ye yaklaşımını Tarık Dağlı dosya bölümümüzde irdeledi.
Metin Erol referandum sonuçlarını gazete manşetlerinden okurken, Mehmet Akif Memmi de Türkiye’nin yayıncılıkta nerede olduğunu sorguladı.