Irak, 2021 yılına Ocak ayında yaşanan Bağdat’taki patlamalarla güvenlik konusunda tedirgin bir atmosferde başlamıştır. Zira oluşan tedirginlik havası terör saldırıları ve insansız hava araçlarıyla düzenlenen saldırılarla devam etmiştir. Nisan ayında ise salgın hastanesi olarak faaliyet gösteren Bağdat’taki el-Hatib Hastanesi’nde oksijen tüpünün patlaması üzerine çıkan yangında en az 82 Iraklının hayatını kaybetmesi ekim ayında yapılması beklenen seçim öncesi hem devlete hem de hükûmete yönelik tepkilerin artmasına neden olmuştur. Diğer yandan seçimlerden önce göstericiler arasında öne çıkan eylemcilerden İhab Cevad el-Vezni’nin Kerbela’da kimliği belirsiz bir saldırgan tarafından öldürülmesi yeni gösterilere ve ülke içindeki gerilimin artmasına neden olmuştur. Ülkede yaşanan sorunlara rağmen 2021 yılında petrol fiyatlarının yükseliş eğiliminde olması Irak bütçesi üzerindeki kırılganlığın azalmasını sağlamıştır. Ancak buna rağmen terör örgütü IŞİD’in ortaya çıkardığı yıkımla birlikte terörle mücadele döneminde savunma harcamalarının arttırılması nedeniyle yeterli yatırımı alamayan vilayetler açısından bir toparlanma sürecinin başlamadığı söylenebilir.
Bu gelişmelere ek olarak Irak’ı 2026 yılına kadar yönetmesi beklenen Irak Parlamentosunu seçen 10 Ekim 2021 seçimleri, ülkede yaşanan terör örgütü PKK ve IŞİD kaynaklı saldırılar, Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi’ye yönelik suikast girişimi, ABD’nin 2009 yılında Irak’taki askerî varlığını çekmesinin ardından IŞİD’in ortaya çıkışıyla geri dönüşünü takip edecek şekilde ikinci kez çekilmesi, “bölgesel kontrolü” ortadan kaldırılan IŞİD’in ardından PKK’nın Sincar’daki varlığı ve Irak dış politikasının geldiği noktanın anlaşılması Irak’ın geleceğini etkileyecek dinamikleri ortaya çıkarması bağlamında önem taşımaktadır.